Eğitimin Önemi
Eğitim bir haktır: Herkesin ücretsiz ve zorunlu eğitim hakkı (cinsiyet, uyruk, mülteci statüsü, ekonomik durum, fiziksel beceri düzeyi gibi hususlara bakılmaksızın) vardır ve bu hak hem uluslararası sözleşmelerde hem de ulusal kanunlarda tanınmaktadır. Eğitimin her koşulda devam etmesini sağlamak büyük bir önem taşır (okulda, evde, her yerde eğitim). Bir ailenin Türkiye’de kalabileceğini düşündüğü süreye ya da aile üyelerinin fiziksel, zihinsel becerilerine ya da dil becerisine bakılmaksızın tüm çocuklar (kız ve erkek çocuklar) için eğitim sağlanması esastır.
Eğitim, çocukların gelişim ihtiyaçlarının desteklenmesinde önemli bir rol oynar. Okullar, çocukların öğrenmesi, sosyalleşmesi, arkadaş edinmeleri, oynamaları ve normal yaşamlar sürdürmeleri için önemli fırsatlar sunar. Günlük okula gitme rutininin, çocuklar açısından önemli duygusal ve psikososyal yararları olduğu ortaya konulmuştur.
Eğitim programlarına kaydolmak ve eğitime devam etmek, bireylerin ve ailelerin gelecekteki refahını destekler. Araştırmalar, daha yüksek eğitim seviyelerinin daha iyi işlere erişimle ilişkili olduğunu, daha yüksek kazançlar ve daha büyük fırsatlar sağlayabileceğini göstermektedir. Okul dışında olmak, bir çocuğun geleceği üzerinde olumsuz etkilere sahiptir. Anne ve babalar, çocuklarının eğitimini teşvik etme ve destekleme konusunda önemli bir rol oynarlar.
Araştırmalar, eğitim ile sosyal uyum arasında bir ilişki olduğunu doğrulamaktadır. Okullar, saygıyı ve eşit muameleyi teşvik ederek bir aidiyet duygusu yaratmaya yardımcı olur. Böylece çeşitli gruplara kucak açan, daha uyumlu bir toplum inşa edilmesine katkıda bulunur.
Türkiye’deki Eğitim Sistemi Hakkında Genel Bilgiler
Türkiye’de okul çağındaki çocuklar için 12 yıllık eğitim zorunludur ve 4+4+4 eğitim sistemi uygulanmaktadır (ilkokul: 1, 2, 3 ve 4. sınıflar, ortaokul: 5,6,7 ve 8. sınıflar ve lise: 9,10, 11 ve 12. sınıflar). Çocuklar, resmi okulların örgün eğitim programlarına kaydolmalıdır. Yaygın eğitim ve sargın eğitim, örgün eğitime alternatif olmasa da çocukların öğrenmelerini veya örgün eğitime/öğrenime geçişlerini/ hazırlıklarını desteklemede önemli bir rol oynayabilir.
Çocuklarının performansı ya da iyi olma hali konusunda kaygıları olan veliler, okul idareleriyle iletişime geçmeleri için teşvik edilmektedir. MEB tarafından birçok okula kapsayıcı eğitim hakkında eğitim verilmiştir ve MEB, GKA Suriyelilerin ve diğer yabancı uyruklu çocukların örgün eğitim sistemine sorunsuz bir şekilde dâhil edilmesini kolaylaştıracak önlemler almaya devam etmektedir. Buna ek olarak, MEB’in her çocuğun okulda iyi olma halini sağlama sorumluluğu ve bunun için sistemleri vardır.
Okul öncesi eğitim, 36-68 aylık tüm çocukların erişimine açıktır. Öğrenmeye erken başlamak, çocukların tüm gelişimin alanlarını destekler ve ilkokula hazırlanmalarına yardımcı olur. Okul öncesi eğitim, bir çocuğun tüm eğitim döngüsünü başarıyla tamamlaması için temel oluşturur.
GKA Suriyeliler dışında farklı uyruklara sahip yabancılar da Türkiye’deki ücretsiz eğitim hizmetlerinden yararlanabilmektedir.
